Turgut Özal’ın son uçuşu! Kokpitte her şeyi anlatmış: ‘İstifa edeceğim’
Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – Cumhuriyet döneminde doğan ilk cumhurbaşkanı olan Turgut Özal başbakanlık görevinin ardından 9 Kasım 1989’da seçimleri kazanarak cumhurbaşkanı olmuştu. Özal’ın 4 yıl süren cumhurbaşkanlığı döneminde Yıldırım Akbulut, Mesut Yılmaz ve Süleyman Demirel başbakanlık görevlerinde bulundu. Türkiye’nin sıcakkanlılığı ve samimiyetiyle tanıdığı 8’inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal, başbakanlıktan ayrılmasına rağmen siyasi olaylar üzerindeki belirleyici rolünü sürdürmüştü. Özal’ın isteğiyle Orta Asya’da Türk Cumhuriyetleri’yle ilişkileri güçlendirmek amacıyla bir seyahat planı yapılmıştı. Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan, Türkmenistan ve Azerbaycan’ı kapsayan seyahat, Özal’ın ölümünden 13 gün önce 4 Nisan’da başlamıştı. THY’den Emekli Kaptan Pilot ve Kıbrıs Gazisi Necati Özgür, Turgut Özal’ın ölümünden 2 gün önce tamamlanan seyahati ve unutulmaz anılarını Milliyet.com.tr’ye anlattı.
Kaptan Pilot Necati Özgür (solda) – 8’inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal (sağda)
‘HİÇ ARKADA OTURMAZDI, HEP KOKPİTE GELİRDİ’
Son seyahatinde bakanlar, iş adamları ve gazetecilerden oluşan kalabalık bir ekiple 5 ülke gezen Turgut Özal, uçuş sırasında pilotlarla da yakın sohbetlerde bulunuyordu. Sempatik ve sıcakkanlı tavırları son uçuşta kaptan pilot olarak görev yapan Necati Özgür için de ayrı bir anlam ifade ediyordu. Necati Özgür, 8’inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın hatıralarını heyecanla anlatırken, başka devlet büyüklerleriyle de uçuş yaptığını ancak Özal’ın onlardan çok daha başka olduğunu şu sözlerle vurguladı:
“1973 yılında Fahri Korutürk’ün de pilotluğunu yaptım. 1980’li yıllarda Kenan Evren’in pilotu oldum. Süleyman Demirel’in aynı şekilde uçuşlarını yaptım. Ancak onlar konuşmazdı. Kaptan pilota ‘İyi uçuşlar’ diler, inerken de teşekkür ederlerdi. Arkaya otururlar bu şekilde sadece selamlaşırlardı. Özal ise hep kokpite gelirdi. Fotoğraflarımdan gördüğünüz gibi son derece samimi, elini omzuma atmış, sohbet ederdik. O çok başka, çok samimiydi.”
‘ÇOK ÜZÜLDÜM, YAKINDA İSTİFA EDECEĞİM’
11 günlük ‘Orta Asya Çıkarması’ boyunca Özal ile kokpitte yakın sohbetlerde bulunan Kaptan Pilot Özgür, Özal’ın çok üzülerek anlattığı hatta yaşasaydı gerçekleştireceği planlarını da kokpitteki sohbetlerde dinleme şansı buldu. Necati Özgür, Özal ile aralarında geçen diyaloğu şöyle anlattı:
“O zamanlar Azerbaycan’da Karabağ Savaşı vardı. Turgut Özal yaşananlara çok üzüldüğünü söyleyerek kendini yiyordu. Bana da ‘Ben kısa zamanda reisicumhurluktan istifa edeceğim. Kardeşim Yusuf Bozkurt Özal’a talimat verdim. Parti kurdu, en fazla 1 yıl içinde meydanlardayım’ demişti.”
‘11 GÜN SÜREN SEYAHAT ÖZAL’I YORDU’
Özal’ın son seyahatleri kendisi için uzun ve yorucu olmuştu. 11 günde 5 ülkeyi ziyaret etmiş ve Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki savaşta önemli bir arabulucu görevi üstlenmişti. 221 kişinin katılımıyla gerçekleşecek seyahat için THY’nin uçakları Cumhurbaşkanlığı emrine girmişti. Kaptan pilot Necati Özgür, Özal’ın son gezisini ve 2 gün sonra gelen ölüm haberini de anlatmıştı. “Neredeyse kalp krizi geçiriyordum” diye bahsettiği ölüm haberi, Özal ile çekildiği fotoğrafları alıp eve geldiğinde kendisine ulaşmıştı.
“1993 yılının nisan ayında ben THY’de kaptan pilottum. Cumhurbaşkanı ölmeden önceki yıllarda yurt dışı seyahatlerini çok kalabalık yapıyordu. İş adamları da gidiyordu, kalkınma için anlaşmalar yapılıyordu. 11 günlük bir görevle Türk Hava Yolları ile Ankara’ya giderek reisicumhurun emrine girdik. Cumhurbaşkanı Özal ile önce Türkmenistan’a gittik. Sonra Özbekistan’a; orada da 2 ila 3 gün kaldık. Bu devletler o zaman yeni kurulmuştu. Sovyetler Birliği’nden yeni ayrılmışlardı. Turgut Özal daha kimse bu devletlere el atmadan, ‘Türk Cumhuriyetleri olarak bizim onlara iletişim kurmamız gerekiyor’ diyerek harekete geçti. Kırgızistan, Kazakistan, Azerbaycan’a uğradık en son. Toplam 11 günlük bir gezi oldu. Perşembe günü 15 Nisan’da Ankara’ya geldik. Tabii cumhurbaşkanıyla kokpitte fotoğraflar çekilmiştik. Cuma günü fotoğrafçıya götürdüm bastırmak için. Cumartesi günü fotoğrafları alıp eve geldim, saat 11 gibi televizyonda alt yazı geçtiler. ‘Turgut Özal hastaneye kaldırıldı durumu çok ağır’ yazıyordu. Daha sonra ölüm haberi geldi. Ben neredeyse kalp krizi geçiriyordum. 11 günlük gezi boyunca uçakta hiç arkada oturmamış, hep yanımıza gelmiş sohbet etmiştik. Hanımı arkada otururdu ama o bizim kokpite gelirdi. 1-2 saat konuşa konuşa uçuşu tamamlardık. Neler neler konuşurduk. Halk adamıydı, halkın seviyesine inmeyi bilirdi. Bizimle konuşurdu ki halktan bilgi alayım diye. Biz de ona sorular sorardık, hep doğruları konuşurduk. Böyle cesaretli güçlü ve yürekli bir adamdı. Hep aklında hizmet vardı. Öyle politika falan düşünmezdi, Hep hizmet düşünürdü. Çok üretken bir adamdı. Aklında devamlı bir şeyler olurdu ve onları yapmaya çalışırdı. Tabii biz onun söylediği pek çok şeyi o zamanlar anlayamazdık.” – Emekli Kaptan Pilot Necati Özgür
‘ÖLDÜKTEN SONRA BENİ İSTANBUL’A DEFNEDİN’
Seyahatin bitiminden sadece 2 gün sonra kalp krizi geçiren ReisiCumhur, 17 Nisan 1993 cumartesi günü saat 10.30 sıralarında rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı, 14.13’te ise hayata gözlerini yumdu. Hacettepe Üniversitesi’nde doktorlar kalbi duran ve tansiyonu sıfıra düşen Özal’ı hayatta tutabilmek için olağanüstü bir çaba göstermiş, elektro şoklarla 8’inci Cumhurbaşkanı’nı birkaç kez hayata döndürmüştü. Ancak çabalar yetersiz kaldı ve geriye kalan tek şey Özal’ın vasiyetini yerine getirmek oldu. “Öldükten sonra beni İstanbul’a defnedin, kıyamete kadar Fatih Sultan Mehmed’in manevi ruhaniyeti altında bulunmak istiyorum” şeklindeki vasiyetine uyularak kendisi tarafından yaptırılan eski Başbakan Adnan Menderes Anıt Mezarı’nın bulunduğu Topkapı Mezarlığı’nda, Vatan Caddesi üzerinde kendi adına hazırlanan anıt mezara defnedildi. Cumhurbaşkanının beklenmedik ölümü üzerine hükümet tarafından 21 Nisan tarihine kadar 5 günlük ulusal yas ilan edildi. Özal ayrıca, Mustafa Kemal Atatürk’ün ardından görevi başında hayata gözlerini yuman ilk cumhurbaşkanı oldu.